CHP’li Umut Akdoğan’dan Yargıtay’ın Gezi davası kararına ilişkin açıklama: Fetö/PYD’den aranan savcının bir kuyuya attığı taşı Yargıtay da o kuyudan çıkaramadı

 
CHP’li Umut Akdoğan’dan Yargıtay’ın Gezi davası kararına ilişkin açıklama: Fetö/PYD’den aranan savcının bir kuyuya attığı taşı Yargıtay da o kuyudan çıkaramadı CHP’li Umut Akdoğan’dan Yargıtay’ın Gezi davası kararına ilişkin açıklama: Fetö/PYD’den aranan savcının bir kuyuya attığı taşı Yargıtay da o kuyudan çıkaramadı

CHP Parti Meclisi Üyesi ve Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, Gezi Davasına dair Yargıtay tarafından verilen kararı değerlendirdi. Çünkü vatandaşın üstünde kurulan baskıya, zulme sabrı kalmamıştı. Yani kendisi darbeci örgüt mensubu. Ben iddia ediyorum ki Tayyip Erdoğan’ın iktidarı boyunca en korktuğu günler o günlerdi. Ama onun kurban seçtiği isimler mahkum. . Çünkü bur korkunun intikamı alınmalıydı. Tüm sanıkların beraatine karar verildikten sonra alınan bozma kararının ardından Yargıtay tarafından onan bu talimatlı kararı veren mahkemenin hakimi Fetö itirafçısı. ” dedi. Akdoğan, “Yargı eliyle hukukun katledilişine pek çok kez şahit olduk. Adalet kör bir kuyunun karanlığına gömüldü. O dönem bu soruşturmayı ilk başlatan ve kanunsuz dinlemelerle bugün verilen kararın tohumlarını atan savcı şimdi Fetö/PYD’den kaçak. O zaman Başbakan olan şimdinin Cumhurbaşkanı, her zaman olduğu gibi yine vatandaşının sesine sözüne kulak tıkayıp, çevre katliamında ısrar edince eylemler büyüdü. Ki öyle de yaptı. Gezi davası ise bu örneklerin hiç kuşkusuz tarihe kalın ve büyük harflerle bir kara leke olarak yazıldı. Ama baskı ve zulme devam etmek isteyen iktidar devlet gücünü vatandaşını ezmekte kullandı. ” diyerek yargı sürecinin nasıl başladığına ve yürütüldüğüne dikkat çekti. Gezi Parkı olaylarının çıkış nedenini hatırlatan Akdoğan, “Bundan 10 yıl önce 27 Mayıs 2013 sabahı iş makineleri Taksim’de bulunan Gezi Parkına girdiğinde vatandaşlar Parka hukuka aykırı yapılan bu müdahaleye karşı gelmek ve yaşadıkları çevreyi korumak için eylem başlattılar. Çünkü vatandaş artık isyan ediyordu ve yeter diyordu. O zamanlar beraber yol yürüdükleri dostlarıyla hazırladıkları senaryoyu devreye soktular. En doğal hakkı olan protesto hakkını kullanan genciyle yaşlısıyla insanlara polis sert müdahalelerde bulundukça bu isyan dalga dalga büyüdü ve tüm yurda yayıldı. Tüm bu olayların asıl sorumlusu olan iktidar kendisine kurban olarak birilerini bulmalı ve ibret diye yargılamalıydı. 10 yıldır süren davada şimdi Fetö/PYD’den aranan bir savcının bir kuyuya attığı taşı Yargıtay da o kuyudan çıkaramadı.

CHP’li Umut Akdoğan’dan Yargıtay’ın Gezi davası kararına ilişkin açıklama: Fetö/PYD’den aranan savcının bir kuyuya attığı taşı Yargıtay da o kuyudan çıkaramadı

Gezi davası ise bu örneklerin hiç kuşkusuz tarihe kalın ve büyük harflerle bir kara leke olarak yazıldı. CHP Parti Meclisi Üyesi ve Ankara Milletvekili Umut Akdoğan, Gezi Davasına dair Yargıtay tarafından verilen kararı değerlendirdi. Yani kendisi darbeci örgüt mensubu. Ben iddia ediyorum ki Tayyip Erdoğan’ın iktidarı boyunca en korktuğu günler o günlerdi. Tüm sanıkların beraatine karar verildikten sonra alınan bozma kararının ardından Yargıtay tarafından onan bu talimatlı kararı veren mahkemenin hakimi Fetö itirafçısı. Adalet kör bir kuyunun karanlığına gömüldü. Çünkü bur korkunun intikamı alınmalıydı. O zamanlar beraber yol yürüdükleri dostlarıyla hazırladıkları senaryoyu devreye soktular. Çünkü vatandaş artık isyan ediyordu ve yeter diyordu. Ama baskı ve zulme devam etmek isteyen iktidar devlet gücünü vatandaşını ezmekte kullandı. Ama onun kurban seçtiği isimler mahkum. En doğal hakkı olan protesto hakkını kullanan genciyle yaşlısıyla insanlara polis sert müdahalelerde bulundukça bu isyan dalga dalga büyüdü ve tüm yurda yayıldı. ” dedi. Tüm bu olayların asıl sorumlusu olan iktidar kendisine kurban olarak birilerini bulmalı ve ibret diye yargılamalıydı. Akdoğan, “Yargı eliyle hukukun katledilişine pek çok kez şahit olduk. Gezi Parkı olaylarının çıkış nedenini hatırlatan Akdoğan, “Bundan 10 yıl önce 27 Mayıs 2013 sabahı iş makineleri Taksim’de bulunan Gezi Parkına girdiğinde vatandaşlar Parka hukuka aykırı yapılan bu müdahaleye karşı gelmek ve yaşadıkları çevreyi korumak için eylem başlattılar. O dönem bu soruşturmayı ilk başlatan ve kanunsuz dinlemelerle bugün verilen kararın tohumlarını atan savcı şimdi Fetö/PYD’den kaçak. 10 yıldır süren davada şimdi Fetö/PYD’den aranan bir savcının bir kuyuya attığı taşı Yargıtay da o kuyudan çıkaramadı. . Çünkü vatandaşın üstünde kurulan baskıya, zulme sabrı kalmamıştı. O zaman Başbakan olan şimdinin Cumhurbaşkanı, her zaman olduğu gibi yine vatandaşının sesine sözüne kulak tıkayıp, çevre katliamında ısrar edince eylemler büyüdü. Ki öyle de yaptı. ” diyerek yargı sürecinin nasıl başladığına ve yürütüldüğüne dikkat çekti.